Son sınıf öğrencilerinin final sınavı. Beş soru hazırladım. İletişim sorusu tam elli puan. Çocuklar harıl harıl çalışmışlar. İletişimle ilgili her şeyi yemiş yutmuşlar. Yok efendim alıcı verici varmış. Kaynak mesajları iletirmiş. Sen dili ben dili. Elli puanlık 4. soru şu:
(Bu soru iletişim becerilerinizi ölçmek için sorulmuştur.)
“Beş yıldır bu okulda öğrencisiniz… Benim bir yıldır kapının girişinde hep gördüğüm; sınıflarınızı, koridorlarınızı temizleyen; adı soyadı gömleğinde kocaman yazan;sizinde her sabah gördüğünüz görevli hanımın adı nedir? Soyadını yazmanıza gerek yok!
Bütün sınıf şok oldu! Öğrencilerden biri parmak kaldırdı:
-Hocam bir şey soracağım. Doğru mu anladım ben, bu bayanın ismi Hatice ise, Hatice yazınca finalden elli alıp sınıf mı geçeceğim şimdi?
-Bak ne kadar doğru anlamışsın.
-Ben sınıftan çıktım. Kapının dışında bekliyorum. İçeriden tartışma sesleri geliyor.
-Beyler kadın adı ne?
-Beyler bilen söylesin!
-Beyler ayıp oluyor ama!
-Kimse mi bilmiyor?
-Beyler herkes kağıtları kaldırsın göstersin .
-Beyler hocaların adlarını biliyorsunuz, kızların adlarını biliyorsunuz ama!
Beş dakika sonra sınıfa girdim. Kağıtları topladım. Tek bir doğru cevap yok. Kağıtlar bomboş. Sadece bir öğrenci “battı balık yan gider” yazmış. Onun hakkında bana “Hocam o öğrenciye dikkat et. Şöyle kavgacıdır, böyle problemdir” denilen bir çocuk. Sınav İngilizce olduğu için öğrencim şöyle yazmış: “Hocam, öncelikle ben şu an duygularımı İngilizce anlatamayacağım, biliyorum sınıfta kalıyorum; ama Türkçe yazıyorum. Hocam size çok darıldım. Bana iletişimle ilgili ne sorsanız hepsini bilirim. Ceplerim dolu. Ben yıllarca hep sorarım arkadaşlarıma, bu adam ne sorar diye. Soracakları şeyleri yazar çizer koyarım cebime. Sınavda kağıda aktarır, sonrada buruşturur çöpe atarım ve sınıfımı geçerim. Hocam sınıfta kalıyorum çünkü cevabı bilmiyorum. Ama bir şey fark ettim; o kadını gerçekten yıllardır görüyorum; ama bir kere dönüp bakmadım, adını hiç merak etmedim. Oysa bütün hocaların adını soyadını, hatta çocuklarının adını bile biliyorum. Her karşılaştığımda merhabalaşıyorum, ama o hanıma hiç merhaba demedim. Ben öyle bir adammışım ki çıkar ilişkim yoksa insanların yüzüne bakmıyormuşum. Sınıfta kalıyorum, ama emin olun hiç önemi yok. Çünkü on beş yıllık bir eğitimde bana öğretilmeyen bir şey öğrettiniz. Ben daha bu okuldayım, her sabah o hanıma ismiyle hitap ederek “günaydın” diyeceğim ve bundan sonra ilişkilerimi çıkar üzerine kurmayacağım. Hocam sınıfta kalıyorum ama sağ olun.”
Yönetmelikler gereği not veremiyorum çünkü sınav İngilizce üstelik bayanın adını da yazmamıştı. Fakat ben alacağımı aldım ve o öğrenci elli üzerinden elli alarak dersi geçti ve mezun oldu. İki gün sonra hizmetli bayan yanıma geldi. Bir torba hellim peynirini masamın üzerine koyarak dedi ki:
“Hocam size iki şey için çok teşekkür ederim. Birincisi geldiğinizden beri bana her sabah ismimle hitap ederek “günaydın” diyorsunuz. İkincisi son sınıf öğrencilerine sınavda bir soru sormuşsunuz, bütün öğrenciler soruyu öğrenmişler, sabah öğrencilerin hepsi “günaydın Hatice hanım” diye içeri giriyor. Hocam ben yıllardır bu okulda hep kapının oralarda olurdum. Şimdiye kadar hiç kimse böyle bir şey yapmamıştı, kendimi hiç bu kadar insan hissetmemiştim.”
[ Ahmet Şerif İzgören ]
Blog Arşivi
-
▼
2013
(189)
-
▼
Haziran
(181)
- Bugünlerde Yaşam...
- Aşk Engel Tanımaz
- Mevlana'nın hayır duasını almak için geldim.
- KARINCA İLE HZ. SÜLEYMAN (a.s)
- Seveceksen öylece sev.
- OKUNMAYA DEĞER BİR HİKAYE..
- Cesaretli ol!
- Mutlaka Okuyun!
- Biraz da gülelim..
- Acele Karar Vermeyin
- Mutlaka okuyun!
- Dost ile Arkadaş arasındaki fark!
- Hayatınız seçtiğiniz kadındır.
- Selim’in, hayatındaki en büyük boşluk...
- Hz. Ali'nin misafirliği
- HARİKA...
- Kucağındaki hazinenin tırnak kadar bir parçasını, ...
- İŞTE DÜNYANIN EN ÇOK OKUNAN ŞİİRİ !
- Sadaka...!
- İbret alabilmemiz umudu ile…
- BENİM REFERANSIM ALLAH' tır...
- Bir çocuktan anne babalara öğütler
- Hakiki âşık !
- Evlenecekler ve Evli Olanlar-Mutlaka Okuyun!
- İnsan olmayı unutan fertlere bir ders, bir nasihat...
- YAVUZ SULTAN SELİM HAN'IN İHANETE CEVABI
- EŞİNLE KAVGA MI EDIYORSUN ?
- Gençliğin sırrı nedir?
- Afrikalı zenci bir çocuğun bi şiiri!
- Neden ağlıyorsun?
- Küçüğüm
- DUAYLA GELEN MÜŞTERİ
- Çocuk dedesine sormuş..
- Hindistan da çok ünlü bir ressam varmış.
- Küçük Kızdan Muhteşem Cevap !
- Yoksulluk
- İpin hesabı
- İncitmeyecek kadar uzak, hayatın soğuk zamanlarınd...
- Mutlaka okunmalı...
- İŞTE AŞK...
- Koca tipleri
- YAŞANMIŞ BİR OLAY
- Fuzuli-Ruhi Atışması
- Beratını Alan Adamın Muhteşem Hikayesi
- Nereden ğeldiğini unutmayacaksın!
- Hz.Muhammed Mustafa (s.a.v)
- Allah'ın bir hikmeti olan bu doğa olayı...
- ALTIN KURALLAR - MUTLAKA OKUYUN..
- Neden Böyle Olduk ?
- KESİNLİKLE OKUNMASI GEREKEN BİR YAZI..
- Yaşlı bir amcayla teyze
- 20 SANİYE
- Bazı şeyler çok değerlidiR..
- Okumadan Geçmeyin...
- 400 Sene Sonrasına Mektup
- MUTLAKA OKUYALIM.....
- Peygamberimiz'e gelen müjde
- Çatlak testi
- ALLAH'I GÖRECEĞİM BABA
- Satılık Köpek Yavruları
- O savaşı Kur’an’ın gücü kazandı!..
- Galiba Albert Einstein' ın korktuğu gerçek oldu
- Ön yargı üzerine müthiş bir hikaye
- Ücret
- Bana yalan söyleyebilene bir küp dolusu altın vere...
- OKUNMAYA DEĞER BİR HİKAYE..
- ALDATMA
- MUHTEŞEM.... OKUMADAN GEÇMEYİN...
- MANAV ve KADIN
- Bunu sonuna kadar okuyup ve bunları yapan dünyada ...
- Einstein
- Osmanlı İmparatorluğu
- Ağlayanı Güldürmek sevaptır !
- Şaka gibi ama gerçek
- ÖNCE KENDİ ÇİZGİNİ UZAT (Mutlaka Oku)...
- Her ne doğrarsan aşına, o çıkar karşına
- YILIN HİKAYESİ ! SAKIN OKUMADAN GEÇME ..
- ÜŞENMEDEN OKUMANIZI TAVSİYE EDERİM !
- Mutlaka okuyun..
- 30 GÜZEL TAVSİYE
- Doktor ve Çocuk
- TUZLU KAHVE
- ABDESTSİZ EMZİRİLEN BİR DAMLA SÜT
- Emin olun ki gözyaşlarınıza Hakim olamayacaksınız ...
- AŞK
- ELMA
- - Kelimenin Gücü -
- İBRETLİK...
- Harika...
- Platon'a iki soru sormuşlar.
- İnanmak
- Bir Çocuk
- Neden evliliği güzel olanlara 'KUMRULAR GİBİ' benz...
- Her ne doğrarsan aşına, o çıkar karşına!
- Hayatı dolu dolu yaşayın!
- Hayatın tadı!
- HADI TEST YAPALIM!
- Biz hep çocuk kalmalıydık aslında...
- Canım Anneme
- Herkes kendi penceresinden bakar.. HAYATA
-
▼
Haziran
(181)